Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı kırsal Sislice (Boğçık) Mahallesi, güne dondurucu bir sessizlik ve ardından gelen acı bir haberle başladı. Her gün olduğu gibi rutin sabah işlerine hazırlanan köy sakinleri, mahallenin sessizliğini bozan peş peşe silah sesleriyle büyük bir panik yaşadı. Olayın yaşandığı eve doğru koşan komşular, yıllardır aynı mahallede beraber yaşadıkları ailenin trajik bir katliama kurban gittiğini gördüklerinde dehşete düştüler. Bu kanlı sabah, sadece bir ailenin değil, tüm ilçenin hafızasına silinmesi güç bir dram olarak kazındı.
Bir Evin İçinde Yeşeren Cinnet ve Şiddet
İddiaya göre, 65 yaşındaki Ramazan Sağır (S.S.), henüz tam olarak belirlenemeyen ancak uzun süredir devam eden psikolojik sorunlarının tetiklediği bir cinnet anında, evde bulunan ailesine saldırdı. Öfkesine ve kontrolünü yitiren zihnine yenik düşen yaşlı adam, yanındaki tabancayla 65 yaşındaki eşi İmhan Sağır ve 29 yaşındaki oğlu Ramazan Sağır’a kurşun yağdırdı. Kendi kanından ve canından olan insanlara karşı sergilenen bu vahşet, mahalle halkı tarafından büyük bir üzüntü ve şaşkınlıkla karşılandı.
Psikolojik Sorunlar ve Toplumsal Farkındalık
Olayın temelinde yatan en güçlü iddia, saldırgan babanın bir süredir ağır psikolojik sorunlar yaşadığı yönünde birleşiyor. Ruh sağlığının bozulmasıyla birlikte çevresine ve ailesine karşı davranışlarında değişimler gözlenen şahsın, bu durumu bir trajediye dönüştürecek aşamaya gelmesi, toplumdaki ruh sağlığı takibinin önemini bir kez daha acı bir şekilde gündeme getirdi. Uzmanlar, bu tür vakaların genellikle bir "sessiz çığlık" dönemi olduğunu ve erken müdahale edilmediğinde sonucun kaçınılmaz bir yıkıma dönüştüğünü vurguluyorlar.

“Kırsal bölgelerde ruh sağlığı sorunları genellikle göz ardı ediliyor ya da kader olarak kabul ediliyor. Ancak bu tür bir facia, bireysel ruh sağlığının sadece o kişiyi değil, tüm toplumu ve en yakınlarını nasıl bir ateş çemberine soktuğunu açıkça gösteriyor. Şiddetin en yakından, en güvendiğiniz kişiden gelmesi, toplumsal güven duygusuna vurulan en büyük darbedir.”</blackquote>
Olay Yerine Müdahale ve Güvenlik Çemberi
Silah seslerinin mahallede yankılanmasının ardından durumun vahametini anlayan komşuların ihbarıyla, olay yerine çok sayıda jandarma ekibi ve 112 Acil Servis ambulansları sevk edildi. Jandarma ekipleri, yeni bir saldırı riskine karşı mahallede ve evin çevresinde geniş güvenlik önlemleri alarak adeta kuş uçurtmadı. Sağlık ekipleri, kanlar içinde kalan anne ve oğula olay yerinde ilk müdahaleyi yaparak hayatta tutabilmek için zamanla yarıştı. Ancak yapılan tüm çabalara rağmen ağır yaralanan her iki mağdurun da durumunun kritik olduğu görüldü.
Hastanedeki Acı Son ve Yas Süreci
Ağır yaralı olarak Siverek Devlet Hastanesi’ne acil koduyla kaldırılan İmhan Sağır ve oğlu Ramazan Sağır, ameliyata alındı. Ancak vücutlarına isabet eden kurşunların hayati organlarda yarattığı tahribat, tıbbın sınırlarını aştı. Doktorların tüm çabasına rağmen anne ve oğlu, hayata tutunamayarak hayatlarını kaybettiler. Vefat haberinin hastane koridorlarında yankılanmasıyla birlikte, olayı duyan yakınları sinir krizleri geçirdi. Bir sabahın içinde hem annesini hem kardeşini kaybeden diğer aile üyeleri için dünya adeta durma noktasına geldi.
Kaçan Şüphelinin Yakalanması İçin Operasyon Başlatıldı
Olayın hemen ardından suç aletiyle birlikte kayıplara karışan şüpheli Ramazan Sağır’ın yakalanması için jandarma komandoları ve asayiş ekipleri tarafından geniş çaplı bir operasyon başlatıldı. Kaçış güzergahları tutulurken, kırsal bölgenin zorlu arazi şartlarında şüphelinin izi sürülüyor. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı, yaşanan bu çifte cinayetle ilgili çok yönlü bir soruşturma başlatırken, olayın yaşandığı evde kriminal incelemeler tamamlandı. Tüm Siverek, bu trajik olayın adalet önünde hesap vereceği günü ve mahallenin üzerinden bu kara bulutların dağılmasını bekliyor. Haber Feyzi DONAN





