Harran Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencileri, Şanlıurfa'da fark yaratan bir sergiye imza attı. Kendi çektikleri deprem fotoğraflarını, gerçek hayattan alınmış objelerle süsleyerek üç boyutlu bir hale getirdiler. Bu sayede, ziyaretçilerini depremin yaşandığı günlere götüren öğrenciler, yaşananları bir kez daha hatırlatma ve duyguları canlı tutma amacı güdüyor.
Depremin Acı Gerçeklerini Hatırlatma Çabası
Ev eşyaları, el aletleri, kişisel malzemeler ve oyuncaklar gibi çeşitli nesnelerle desteklenen fotoğraflar, depremin yarattığı yıkımı ve ardından bıraktığı boşluğu gözler önüne seriyor. Sergideki her bir tablo, öğrencilerin kendi düşüncelerini, duygularını ve o anları nasıl algıladıklarını yansıtıyor. Bu özel sergi, ziyaretçilerine sadece o günleri hatırlatmakla kalmıyor, aynı zamanda depremin hayatlara etkisini de gösteriyor.
Üç Boyutlu Sergilemenin Amacı
"Depremden bu yana milyonlarca fotoğraf, görsel, video paylaşıldı. Ancak bizim amacımız, o yarım kalmışlığı hayatın devamlılığı ile bütünleştirmek. Bu objeler, duygularımızı tam anlamıyla ifade etmemizi sağlıyor," diye belirtiyor Harran Üniversitesi'nden Çiğdem Erdal.
Serginin, fotoğrafların ötesinde bir anlam taşıması amaçlanıyor. Üç boyutlu olarak sergilenmesi, yaşananların sadece görsel bir anı olmaktan çıkıp, hissedilir bir gerçekliğe dönüşmesini sağlıyor.
Hayata Direnme ve Devam Etme Mesajı
Öğretim Görevlisi Pelin Güngör Şerbetçi, serginin aynı zamanda bir hayata direnme ve devam etme biçimi olduğunu vurguluyor. Geçtiğimiz yıl yaşanan depremin etkilerini sanat yoluyla işleyerek, duygularını dışa vurma ve yarıda kalan yaşamları devam ettirme çabası içerisindeler. Sergi, yalnızca depremin yarattığı fiziksel yıkımı değil, aynı zamanda bireylerin içsel dirençlerini ve güçlenme arayışlarını da ortaya koyuyor.
Öğrencilerin Gözünden Deprem Anı ve Sonrası
Ali Güzel gibi öğrenciler, depremi bizzat yaşayan kişiler olarak, sergideki eserler aracılığıyla kendi deneyimlerini ve gözlemlerini aktarıyor. "6 Şubat hepimizi derinden sarsan bir gün oldu," diyen Güzel, serginin yarım kalmışlığı vurguladığını ve depremin bıraktığı izleri sanat yoluyla ifade etmeye çalıştıklarını belirtiyor.
Sergi, depremin getirdiği y ıkım ve acıları unutmamak, yaşananları hatırlamak ve bu deneyimler üzerine kurulu bir dayanışma ruhu geliştirmek amacıyla düzenlenmiş. Sergi aynı zamanda, ziyaretçilere yaşamın devam ettiği ve kırıldığımız yerden nasıl güçlenebileceğimizin bir hatırlatıcısı olarak hizmet ediyor. İHA