Asayiş

Siverek’in "Ölüm Yolu" İsyanı: Şehir İçindeki Otoban Can Almaya Devam Mı Edecek?

Yıllardır çözüm bekleyen trafik sorunu daha kaç ocağı söndürecek? Henüz 15 günlük olan bir bebeği annesiz bırakan ihmaller zincirinin vebali kimin omuzlarında? Siverek halkı, her gün "ölümle burun buruna" yaşadığı bu yoldan kurtulmak için yetkililere hangi sert ve net mesajları gönderdi?  

Siverek’in "Ölüm Yolu" İsyanı: Şehir İçindeki Otoban Can Almaya Devam Mı Edecek?
26-12-2025 09:08
ŞANLIURFA

             Şanlıurfa’nın en yoğun nüfuslu ve hızla büyüyen ilçesi Siverek, bugünlerde yas ve öfkeyi bir arada yaşıyor. İlçe merkezinden geçen ve adeta bir "ölüm şeridine" dönüşen Şanlıurfa-Diyarbakır karayolu, son kurbanını 15 günlük bir bebeğin annesi olan Canan Erçek Gül ile aldı. Bu son acı, Siverek halkının sabrını taşıran damla oldu. Siverek Kent Konseyi’nin çağrısıyla Şirinkuyu ışıklarında bir araya gelen yüzlerce vatandaş, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, kentin kalbinden geçen bu devasa trafik yükünün artık şehir dışına taşınması için seslerini yükseltti. Eyleme katılanların yüzündeki keder, yerini kararlı bir mücadele azmine bırakırken, ilçenin tek bir talebi vardı: "Başka canlar yanmasın."

Şehir Planlamasındaki Kritik Hata ve Artan Riskler

            Kalabalık adına basın açıklamasını gerçekleştiren Siverek Kent Konseyi Başkanı Adnan Uğur Tamses, sorunun kökenine dair çarpıcı tespitlerde bulundu. Geçmiş yıllarda şehir dışı olarak planlanan karayolunun, Siverek’in plansız ve kontrolsüz büyümesi neticesinde bugün yerleşim yerlerinin, okulların ve çarşı merkezinin tam ortasında kaldığını belirtti. Ağır tonajlı araçların, tırların ve şehirlerarası otobüslerin, çocukların okula gittiği yollarla iç içe seyretmesinin sürdürülebilir bir durum olmadığını ifade eden Tamses; mevcut durumun sadece bir trafik sorunu değil, ivedilikle çözülmesi gereken bir güvenlik krizi olduğunu vurguladı. Alınan yüzeysel önlemlerin artık can kayıplarını durdurmaya yetmediği gerçeği, tüm çıplaklığıyla dile getirildi.

Çözüm İçin Acil Eylem Planı: Yetkililere Dört Maddelik Çağrı

           Siverek halkının talepleri, eylem sırasında dört temel madde altında somutlaştırıldı ve yetkili mercilere açık bir çağrı olarak iletildi. İlk olarak, mevcut çevre yolunun ivedilikle yerleşim alanlarının dışına çıkarılması; ikinci olarak, yeni projenin uzun vadeli şehir büyüme projeksiyonlarına uygun yapılması talep edildi. Kalıcı çözüm sağlanana kadar mevcut yolda hız denetimleri ve fiziksel engellerle en üst düzey güvenlik önlemlerinin alınması istenirken, sürecin yerel halkın ve sivil toplumun katılımıyla şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiği belirtildi. Adnan Uğur Tamses, bu taleplerin siyasi değil, tamamen insani ve vicdani bir zorunluluk olduğunun altını çizerek yetkilileri sorumluluk almaya davet etti.

Taziyeden Protestoya Uzanan Bir Acı: Ömer Gül’ün Feryadı

            Eylemin en yürek burkan anı ise, geçtiğimiz günlerde aynı yolda eşini kaybeden Ömer Gül’ün konuşmasıydı. Yaşadığı tarifsiz acıya rağmen, başka ailelerin de aynı kaderi paylaşmaması için taziyesini yarıda bırakıp protesto alanına gelen acılı eş, yaşadığı ihmalkârlığı tüm çıplaklığıyla anlattı. Eşine çarpan aracın şehir merkezinde olmasına rağmen 170 kilometre gibi akıl almaz bir hızla seyrettiğini belirten Gül, geride kalan üç yetim çocuğunun, özellikle de henüz dünyadan habersiz 15 günlük bebeğinin hakkını sordu. Ömer Gül’ün titreyen sesiyle yaptığı feryat, meydandaki herkesi derin bir sessizliğe ve hüzne boğdu.

              "Dün bu yolda, karşıya geçerken eşimi kaybettim. Yeni ölümlerin yaşanmaması için taziyemi yarıda bırakıp bu eyleme katıldım. İnşallah benim acım son olur, bu yolda ki ölümler benim acımla son bulsun. Şehir içinden 170 kilometre ile arabalar gidiyor, benim eşime de çarpan sürücü 170 kilometreyle hızla gidiyordu. Bu ihmalkârlıktır. Eşim 3 çocuğu yetim bıraktı, biri henüz 15 günlük. Bunun vebali kime? Ben bunun peşinde değilim, yalnızca bundan sonra gerekli önlemlerin alınmasını istiyorum. Cumhurbaşkanıma buradan sesleniyorum, rica ediyorum bu benim acım son olsun, hiç kimsenin bir daha böyle bir acı yaşamasını istemiyorum. Rica ediyorum yetkililer kimse bu yolu buradan kaldırsınlar, başka çocuklar yetim kalmasın."

Siverek Tek Ses Oldu: Sorumluluk Artık Yetkililerde

         Protesto, basın açıklamasının ardından gerçekleştirilen 5 dakikalık sessiz oturma eylemiyle devam etti. Yolu trafiğe kapatmadan, demokratik ve ağırbaşlı bir tavırla haklarını arayan Siverekliler, devletin en üst kademesine seslerini duyurmaya çalıştı. Oturma eylemi sırasında yoldan geçen ağır vasıtaların gürültüsü, protestonun ne kadar haklı bir temele dayandığını kanıtlar nitelikteydi. Eylem, olaysız bir şekilde sona ererken, halkın ve sivil toplum kuruluşlarının bu sürecin takipçisi olacağı ve somut bir adım atılana kadar mücadelelerini sürdürecekleri kararlılıkla ifade edildi. Siverek şimdi, bu haklı çığlığa Ankara’dan gelecek yanıtı bekliyor. İHA

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER