Sindirim Sistemi Hastalıklarında Erken Tanı Hayat Kurtarıyor
Medical Point Gaziantep Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Koruk, sindirim sistemi hastalıklarının zamanında teşhis edilmesinin, hayat kalitesini artırmak ve bazen hayatı kurtarmak adına büyük önem taşıdığını vurguladı. Prof. Dr. Koruk, "Sindirim sistemi hastalıklarında geç kalmak, hayat kalitesinden ve bazen hayattan çalmak demektir" diyerek erken teşhisin önemine dikkat çekti. Peki, hastalar genellikle hangi semptomları görmezden gelir? Bu semptomlar ne kadar ciddi sonuçlar doğurabilir?
Yetersiz Tedavi ve Geç Tanı Riskleri
Prof. Dr. Koruk, birçok hastanın mide yanması, şişkinlik veya kabızlık gibi şikayetleri önemsemediğini belirtti. Ancak bu semptomların bazen ciddi hastalıkların veya tümörlerin habercisi olabileceği konusunda uyarıda bulundu. "Bu semptomlar bazen daha büyük bir sorunun belirtisi olabilir. Geç başvuru, tedavi sürecini zorlaştırabilir ve riski artırabilir" diyen Prof. Dr. Koruk, erken tanının önemini bir kez daha vurguladı. Sindirim sistemi rahatsızlıklarında geç kalmanın uzun vadede ne gibi sağlık problemlerine yol açabileceğini biliyor muyuz?
Endoskopi: Sadece Teşhis Değil, Tedavi Aracı da
Prof. Dr. Koruk, endoskopinin yalnızca hastalıkları teşhis etmekle kalmayıp, aynı zamanda tedavi edici müdahalelerde de bulunduğunu belirtti. Endoskopi ile poliplerin çıkarılması, kanama noktalarının tespiti ve durdurulması gibi tedavi edici müdahalelerin yapılabildiğini söyledi. Erken başvurunun hastalar için nasıl bir avantaj sunduğuna dair sorular ortaya çıkıyor: Erken teşhis ile hangi tedavi yöntemleri daha az invaziv bir şekilde uygulanabilir? Bu tür tedaviler hastaların iyileşme sürecini nasıl hızlandırır?
Sindirim Sistemi Kanserlerinin Belirtileri: Erken Teşhis Hayati Önem Taşıyor
Sindirim sistemi kanserlerinin erken evrede teşhis edilmesi durumunda tamamen tedavi edilebileceğini belirten Prof. Dr. Koruk, mide, yemek borusu ve kalın bağırsak kanserlerinin genellikle ileri evrelere gelene kadar belirti vermediğini söyledi. Prof. Dr. Koruk, özellikle 50 yaş üzerindeki bireylerin, hiçbir şikayetleri olmasa dahi düzenli olarak endoskopi ve kolonoskopi yaptırmalarının önemini vurguladı. Aile öyküsü olan bireylerin, bu taramalara daha erken yaşlarda başlaması gerektiğini ifade etti. Peki, kanserin erken evresinde nasıl bir tedavi süreci izlenir ve hangi durumlarda tedavi başarı şansı daha yüksek olur?
Toplumdaki Endoskopi Korkusu: Yanlış Bilgiler Sağlık Risklerini Artırıyor
Endoskopiye dair toplumda yaygın olan korkuların yersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Koruk, bazı hastaların işlemin ağrılı olduğunu düşündükleri için yıllarca muayene olmadığını söyledi. Ancak günümüzde sedasyon altında yapılan endoskopi sayesinde hastaların hiçbir ağrı hissetmeden işlem geçirebildiği ve aynı gün taburcu olabildiklerini belirtti. "Endoskopi artık korkulacak değil, aksine geciktirildiğinde ciddi sağlık risklerine yol açabilen bir fırsattır" diyerek endoskopinin önemini vurguladı. Endoskopi korkusu nedeniyle tedavisi geciken hastalar için ne gibi sağlık sorunları ortaya çıkabilir?
Endoskopi Ne Zaman Gereklidir? Kimler Risk Altında?
Prof. Dr. Koruk, endoskopi için başvurması gereken kişilere de dikkat çekti. Sürekli mide ağrısı veya yanması yaşayanlar, yutma güçlüğü çekenler, şişkinlik, bulantı veya kusma şikayetleri olanlar, kansızlık veya gizli kan kaybı tespit edilenler gibi durumlarda endoskopi yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, 50 yaş üzerindeki bireylerin tarama amaçlı endoskopi ve kolonoskopi yaptırmaları gerektiğini söyledi. Ailesinde mide, yemek borusu veya kolon kanseri öyküsü bulunanlar için daha erken yaşta taramalara başlanması gerektiğini de ekledi. Geç kalmadan hekime başvurmak, hayat kurtaran bir adım olabilir. Peki, bu şikayetler ne zaman ciddiye alınmalı ve hangi yaşta tarama yapılması gereklidir? İHA