Basra Körfezi’ne dökülen ve bölgenin can damarı olan Dicle Nehri, insan yapımı çeşitli atıkların tehdidi altında. Peki, bu durum ekosistemi ve bölge halkını nasıl etkiliyor?
Dicle Nehri'nin Önemi ve Mevcut Durumu
Dicle Nehri, biyolojik çeşitliliği ile ünlü Hevsel Bahçeleri'nin merkezinden akarak Basra Körfezi'ne ulaşıyor. Ancak nehir, evsel, sanayi ve tarımsal atıklar nedeniyle ciddi bir kirlilikle karşı karşıya. Bu kirlilik, nehirde yaşayan pek çok canlı türü için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Prof. Dr. Ahmet Kılıç'tan Çarpıcı Açıklamalar
Prof. Dr. Ahmet Kılıç, durumu değerlendirirken, "Diğer sulak alanlarda yaşayamayan hayvan türleri nehrimize sığınıyor. Nehir, bu türler için son şans" diyor ve ekliyor: "Dicle Nehri ve Hevsel Bahçeleri, 200'den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Ancak, su kirliliği bu zengin biyoçeşitliliği tehdit ediyor."
“Dicle Nehri ve Hevsel Bahçeleri, 200'den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Ancak, su kirliliği bu zengin biyoçeşitliliği tehdit ediyor.” - Prof. Dr. Ahmet Kılıç
Kirlilik ve Sonuçları
Kirliliğin sonuçları, sadece nehrin ekosistemiyle sınırlı değil. Tarım alanları, insan sağlığı ve bölgenin genel yaşam kalitesi üzerinde de olumsuz etkileri var. Eğer önlem alınmazsa, Dicle Nehri'nde yaşayan birçok canlı türü yok olabilir ve bölge ciddi bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.
Önlemler ve Gelecek Öngörüleri
Prof. Dr. Kılıç, gelecekte daha kurak bir dönem öngörüyor ve önlemlerin acilen alınması gerektiğini vurguluyor. Dicle Barajı’ndan bırakılan suyun nehrin hayat bulmasını sağladığını, ancak su kıtlığının her geçen gün arttığını belirtiyor. Ayrıca, atık su tesislerinin revize edilmesi ve suyun kalitesinin iyileştirilmesinin önemini vurguluyor.
Özellikle Dicle Nehri'nde yaşayan 40 balık türü ve diğer nadide türlerin korunması için su kalitesinin iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Sonuç ve Çağrı
Prof. Dr. Kılıç, Dicle Nehri’nin temiz tutulması durumunda biyolojik çeşitliliğin korunabileceğini ifade ediyor. Ayrıca, kamuoyunun ve kurumların bu konuda daha duyarlı olmaları gerektiğini vurguluyor. "Dicle Nehri bizim, şehir bizim. Buradaki canlı türleri insanlığa emanet" diyerek herkesi sorumluluk almaya çağırıyor.
